2 Nisan 2015 Perşembe

Kürk Mantolu Madonna'dan en güzel bölümler..

Herkese Merhabalar..

En sevdiğim yazarlardan biri olan üstat Sabahattin Ali'yi ölümünün 67. yılında derin bir saygıyla anıyorum.

Bugün onu, hemen hemen herkesin okumuş olduğu,benimde en sevdiğim kitaplardan biri olan  romanı Kürk Mantolu Madonna'nın en güzel bölümlerini sizlerle paylaşarak anmak istedim..

Okumuş olanlar bir kez daha bu güzel romanı hatırlayacaktır.Okumamış olanların ise mutlaka okumasını tavsiye ederim..



Nur içinde yat Sabahattin Ali..



"İnsanlar birbirlerini tanımanın ne kadar güç olduğunu bildikleri için bu zahmetli işe teşebbüs etmektense,körler gibi rastgele dolaşmayı ve ancak çarpıştıkça birbirlerinin mevcudiyetinden haberdar olmayı tercih ediyorlar."


"Kadın,benim için,muhayyilemi kamçılayan,sıcak yaz günlerinde zeytin ağaçlarının altına uzandığım zaman yaşadığım binbir türlü maceraya iştirak eden,maddilikten uzak,yaklaşılmaz bir mahluktu."


"Zaten küçüklüğümden beri saadeti israf etmekten korkar,bir kısmını ilerisi için saklamak isterdim.."


"Boğulacak kadar yalnızım.."


"Ben böyleyim işte! dedi. Ben garip bir kadınım.. Benimle ahbaplık etmek isterseniz birçok şeylere tahammüle mecbur kalacaksınız.. Çok manasız kaprislerim,birbirine uymaz saatlerim vardır.. Hulasa arkadaş olduğum kimseler için pek müziç ve anlaşılmaz bir mahlukum.."


"Benim beklediğim aşk başka! dedi. O bütün mantıkların dışında,tarifi imkansız ve mahiyeti bilinmeyen bir şey. Sevmek ve hoşlanmak başka,istemek,bütün ruhuyla,bütün vücuduyla,her şeyiyle istemek başka.. Aşk bence bu istemektir. Mukavemet edilmez bir istemek!"


"Bu akşam anladım ki,bir insan diğer bir insana bazen hayata bağlandığından çok daha kuvvetli bağlarla sarılabilirmiş.Gene bu akşam anladım ki,onu kaybettikten sonra,ben dünyada ancak kof bir ceviz tanesi gibi yuvarlanıp sürüklenebilirim."


"Ben hayatta yalnız başına yürüyebilecek bir insan değildim. Daima onun gibi bir desteğe muhtaçtım. Bunlardan mahrum olarak yaşamam mümkün olamazdı. Buna rağmen yaşadım..Ama, işte netice meydanda..Eğer buna yaşamak demek caizse,yaşadım.."


"Şimdi ben gidiyorum.Fakat ne zaman çağırırsan gelirim." dedi.
Evvela ne demek istediğini anlamadım.Oda bir an durdu ve ilave etti:
"Nereye çağırırsan gelirim!"


"Hayatta en güvendiğim insana karşı duyduğum bu kırgınlık,adeta bütün insanlara dağılmıştı; çünkü o benim için bütün insanlığın timsaliydi.."






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder